Kornea Nakli Nedir ve Hangi Durumlarda Yapılır?

24 Eylül 2024

Kornea Nakli Nedir?

Kornea nakli, gözün en dış tabakası olan ve ışığın retina üzerine odaklanmasına yardımcı olan korneanın, hasarlı veya işlevini yitirmiş kısmının sağlıklı bir donör korneasıyla değiştirilmesi işlemidir. Kornea, gözün dış kısmında yer alan saydam bir tabakadır ve gözdeki ışığın kırılarak retinaya odaklanmasını sağlar. Kornea, net ve keskin bir görüş elde etmek için kritik bir rol oynar. Ancak, korneada meydana gelen herhangi bir hasar veya hastalık, ışığın düzgün bir şekilde kırılmasını engelleyebilir, bu da bulanık görme veya ciddi görme kaybına yol açabilir. Kornea nakli, bu gibi durumlarda görme yetisini geri kazandırmak veya kaybı önlemek için en etkili tedavi yöntemlerinden biridir.

 

Kornea nakli gerektiren durumlar

Kornea Nakli Gerektiren Durumlar Nelerdir?

Kornea nakli, görme yetisini geri kazandırarak yaşam kalitesini artıran bir operasyondur. Kornea dokusunun zarar görmesi sonucunda kişi bulanık görme, ışık hassasiyeti veya tamamen görme kaybı gibi sorunlarla karşılaşabilir. İleri düzeyde hasar oluştuğunda ve diğer tedavi yöntemleri etkisiz kaldığında, nakil genellikle en etkili çözüm olarak öne çıkar. Kornea nakli gerektiren durumlar şunlardır:

Keratokonus: Korneanın incelerek dışa doğru konik bir şekil aldığı ilerleyici bir hastalıktır ve gözdeki ışığın doğru şekilde kırılmasını engelleyerek görme bozukluklarına yol açar. Keratokonusun erken evrelerinde gözlük veya kontakt lens kullanımı yeterli olabilir; ancak hastalığın ileri safhalarında kornea dokusu ciddi şekilde bozulabilir ve kornea nakli tek seçenek haline gelebilir.

Fuchs endotel distrofisi: Korneanın iç yüzeyindeki endotel hücrelerinin bozulmasıyla ortaya çıkan genetik bir hastalıktır. Bu hücreler, korneanın saydamlığını korumak için fazla sıvıyı dışarı atmakla görevlidir. Hücreler işlevini yitirdiğinde kornea şişer, bulanıklaşır ve görme kaybı meydana gelir. Fuchs distrofisi ileri aşamalara ulaştığında, kornea nakli görme yetisini geri kazanmak için zorunlu hale gelir.

Kornea yaralanmaları ve travmalar: Gözde meydana gelen fiziksel yaralanmalar, kesikler veya kimyasal yanıklar korneanın ciddi şekilde hasar görmesine neden olabilir. Bu tür yaralanmalar, korneanın düzgün çalışmasını engelleyebilir ve görme kaybına yol açabilir. Gözdeki hasar kalıcı olduğunda ve diğer tedaviler sonuç vermediğinde, kornea nakli uygulanır.

Kornea enfeksiyonları (keratit): Korneada meydana gelen bakteri, virüs, mantar veya parazit kaynaklı enfeksiyonlardır. Özellikle kontakt lens kullanıcılarında, hijyen kurallarına uyulmadığında enfeksiyon riski artar. Şiddetli keratit, kornea dokusunu hasara uğratır ve korneanın bulanıklaşmasına neden olur. İleri seviyede kornea enfeksiyonlarında, doku kaybını geri kazandırmak amacıyla kornea nakli gerekebilir.

Büllöz keratopati: Kendiliğinden değilse de sıklıkla katarakt ameliyatları sonrasında karşılaşılır. Kornea endotel hücrelerinin hasar görmesi sonucu korneanın şişmesine ve kabarcıkların oluşmasına neden olan ağrılı bir durumdur. Gözdeki ödem ve kabarcıklar, zamanla kalıcı görme kaybına yol açar. Büllöz keratopatinin ileri safhalarında, sağlıklı bir kornea dokusu ile değişim sağlamak amacıyla nakil yapılır.

Kornea distrofileri: Genetik kökenli bir dizi hastalığı kapsar. Bu hastalıklarda, kornea dokusunda protein birikimi, kist oluşumu veya yapısal bozukluklar meydana gelir. Korneanın saydamlığını bozan bu hastalıklar, ışığın düzgün şekilde retina üzerine odaklanmasını engeller. Kornea distrofilerinin ilerleyen evrelerinde, kornea nakli görme kaybını önlemek için uygulanır.

Bebeklerde ve çocuklarda doğuştan kornea hastalıkları: Bazı bebekler doğuştan gelen kornea anormallikleriyle doğar. Bu, korneanın saydam olmaması veya yapısal bozukluklarla doğrudan ilişkilidir. Özellikle doğuştan gelen kornea opasifikasyonu gibi hastalıklarda, çocuğun görme gelişimini desteklemek için erken yaşta kornea nakli gerekebilir.

Kornea dejenerasyonları: Yaşlanmaya bağlı olarak meydana gelen doğal bozulmalarla ilişkilidir. Korneanın yapısal bütünlüğü bozulduğunda, görme yetisi azalır ve ciddi durumlarda kornea nakli gerekli hale gelir. Özellikle ileri yaşlarda sıkça karşılaşılan bu durum, sağlıklı bir kornea dokusunun nakliyle düzeltilebilir.

Kornea Naklinde Hangi Yöntemler Kullanılır?

Kornea nakli, hastanın durumuna ve korneadaki hasarın derinliğine göre farklı yöntemlerle uygulanabilir. Penetran Keratoplasti (PKP) tüm katmanların değiştirildiği bir yöntemken, DALK, DSAEK ve DMEK gibi yöntemler daha spesifik katmanların naklini içerir. Hangi yöntemin kullanılacağı, hastanın genel durumu, kornea hasarının derecesi ve cerrahın önerisi doğrultusunda belirlenir.

Penetran Keratoplasti (PKP): En eski ve en yaygın kornea nakli yöntemlerinden biridir. Bu yöntemde, korneanın tüm katmanları çıkarılarak, sağlıklı bir donör korneasıyla değiştirilir. Tüm katmanların değiştirilmesi gerektiğinde tercih edilen bu yöntem, özellikle yaygın ve derin kornea hasarlarında uygulanır.

DALK (Derin Anterior Lamellar Keratoplasti): DALK, sadece korneanın üst katmanlarının (epitel, Bowman tabakası ve stroma) değiştirildiği bir kornea nakli yöntemidir. Endotel tabakası sağlam olan hastalarda tercih edilir.

DSAEK (Descemet Stripping Automated Endothelial Keratoplasty): Korneanın en iç tabakası olan endotel hücrelerinin bozulduğu durumlarda uygulanan bir yöntemdir. Bu yöntemde, sadece hasarlı endotel tabakası değiştirilir, korneanın geri kalan kısmı yerinde bırakılır. DSAEK, özellikle Fuchs Endotel Distrofisi gibi endotel tabakasını etkileyen hastalıklarda sıklıkla tercih edilir.

DMEK (Descemet Membrane Endothelial Keratoplasty): Korneanın sadece en ince ve hassas tabakasının (Descemet zarı ve endotel tabakası) nakledildiği gelişmiş bir tekniktir. DMEK, DSAEK’ten daha hassas ve ince bir nakil prosedürü olarak kabul edilir ve hızlı iyileşme ile düşük komplikasyon oranları sunar. Özellikle çok hassas ve minimal dokunun değiştirilmesi gereken durumlarda kullanılır.

Kısmi Kalınlıkta Kornea Nakli (Lamellar Keratoplasti): Bu yöntemde, sadece korneanın belirli bir katmanı değiştirilir. DALK ve DSAEK gibi yöntemler bu kategoride yer alır. Kısmi kalınlıkta nakil, sağlam olan kornea dokusunu koruyarak sadece hasarlı kısmın değiştirilmesini sağlar. Bu yöntem, daha az doku reddi ve daha hızlı iyileşme süresi ile bilinir.

Anterior Lamellar Keratoplasti (ALK): Sadece korneanın ön katmanlarının değiştirilmesi gereken durumlarda uygulanan bir cerrahi yöntemdir. ALK, derin olmayan kornea hasarlarında veya yüzeysel kornea bozukluklarında tercih edilir. Bu yöntemle korneanın alt tabakaları korunarak sadece üst kısmı değiştirilir.

Kornea Nakli Nasıl Yapılır?

Kornea nakli, görme kaybı yaşayan hastalara uygulanır. Bu cerrahi işlemde, hasarlı kornea sağlıklı bir donör korneası ile değiştirilir. Ancak başarılı bir kornea nakli için en önemli adımlardan biri donör seçimi ve hazırlığı sürecidir.

Donör kornea, beyin ölümü gerçekleşmiş bir kişiden alınan sağlıklı kornea dokusudur. Donör kornealar, ölüm sonrası göz bankaları aracılığıyla toplanır, test edilir ve nakil için uygun hale getirilir. Hangi kornea nakli yönteminin kullanılacağı, hasarın boyutuna ve korneanın hangi kısmının zarar gördüğüne göre belirlenir.

Kornea nakli ameliyatı genellikle lokal anestezi altında yapılır, ancak bazı durumlarda genel anestezi de tercih edilebilir. Anestezi uygulandıktan sonra, cerrah korneayı mikroskop altında inceleyerek hasarlı dokunun çıkarılacağı alanı belirler. Cerrah, daire şeklinde bir kesim yaparak hasarlı kornea dokusunu dikkatlice çıkarır. Kesilen alan genellikle 7-8 mm çapında bir bölgedir. Donörden alınan sağlıklı kornea dokusu, cerrahi olarak çıkarılan hasarlı bölgeye tam olarak uyacak şekilde kesilir. Donör kornea, özel cerrahi aletlerle yerine yerleştirilir ve mikro dikişler (genellikle 16 ila 24 arası ince dikiş) kullanılarak sabitlenir. Dikişler, korneanın iyileşmesi sırasında sabit kalmasını sağlar. Donör korneanın yerleştirilmesinden sonra, korneanın gözde doğru pozisyonda kalması için ince dikişler atılır. Bu dikişler, korneanın çevresine eşit şekilde dağıtılır ve iyileşme süreci boyunca gözde kalır. İyileşme tamamlandığında, doktor dikişleri alır.

 

Kornea nakli sonrası iyileşme süreci

Kornea Nakli Sonrası İyileşme Süreci

Ameliyat sonrası ilk 24 saat boyunca göz kapalı tutulur ve doktorun önerdiği koruyucu bir bandaj kullanılır. Bandaj, enfeksiyonları önlemek ve gözün iyileşmesine yardımcı olmak için gereklidir. Kornea nakli sonrası hafif ağrı veya rahatsızlık hissedilmesi normaldir. Ayrıca, ameliyat sonrası gözde kızarıklık veya şişlik görülebilir, ancak bu belirtiler zamanla azalacaktır. Ameliyat sonrası dönemde doktor tarafından reçete edilen göz damlaları ve ilaçlar, iyileşme sürecinde oldukça etkilidir.

Kornea nakli sonrası görme zamanla iyileşir, ancak tam netlik kazanması haftalar, hatta aylar alabilir. Ameliyatın ardından ilk birkaç gün boyunca görme bulanık olabilir. Bu durum, ameliyat sonrası gözdeki şişliğin ve iyileşme sürecinin bir parçasıdır. Hastalar, zamanla görmelerinin netleştiğini fark edecektir. Kornea nakli sonrası tam iyileşme süresi kişiden kişiye değişir, ancak genellikle 6 ila 12 ay arasında tamamlanır. Bu süreç boyunca dikişler yerinde kalır ve doktor, iyileşmenin ilerleyişine göre dikişlerin ne zaman alınacağına karar verir.

Kornea Nakli Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler

  • Ameliyat sonrası dönemde gözün korunması çok önemlidir. Fiziksel aktiviteler, ağır kaldırma, eğilme ve gözlere baskı yapacak hareketlerden kaçınılmalıdır. Özellikle ilk birkaç ayda gözün darbe alması veya zorlanması, iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir.
  • Gözlerin hijyenine dikkat etmek, enfeksiyon riskini azaltır. Yüz ve göz bölgesinin temiz tutulması, ameliyat sonrası komplikasyonların önlenmesi açısından kritik öneme sahiptir. Ayrıca, gözleri ovalamaktan kaçınmak ve uyurken koruyucu bir gözlük kullanmak tavsiye edilir.
  • Kornea nakli sonrası düzenli doktor kontrolleri, iyileşmenin takip edilmesi ve olası komplikasyonların erken teşhis edilmesi açısından büyük önem taşır.

Kornea Nakli Sonrası Komplikasyonlar

Doku reddi:  Nadir görülse de kornea nakli sonrası karşılaşılan en ciddi komplikasyonlardan biridir. Vücut, nakledilen donör korneayı yabancı bir doku olarak algılayıp ona karşı bir bağışıklık tepkisi geliştirebilir ve hastanın görme kaybına neden olabilir. Hastalar, doku reddine karşı dikkatli olmalı ve belirtileri erken fark etmelidir. Doku reddi belirtileri arasında gözde ani ağrı, şiddetli kızarıklık, ışığa hassasiyet ve görme kaybı bulunur. Bu belirtilerden herhangi biri fark edildiğinde, acilen doktora başvurulması gerekir.

Kornea nakli sonrası enfeksiyon: Nadir ancak ciddi bir komplikasyondur. Cerrahi işlem sırasında veya sonrasında gözde enfeksiyon gelişebilir. Enfeksiyon, görme yetisini olumsuz etkileyebilir ve zamanında tedavi edilmezse kalıcı hasara yol açabilir. Enfeksiyon belirtileri arasında gözde aşırı kızarıklık, yoğun göz sulanması, şiddetli ağrı, gözde şişlik, görme kaybı gibi ciddi belirtiler bulunur. Bu belirtiler görüldüğünde vakit kaybetmeden göz doktoruna başvurulmalıdır.

Astigmatizm gelişimi: Kornea nakli sonrası, hastaların bir kısmında astigmatizm gelişebilir. Astigmatizm, korneanın eğriliğinin düzensiz olması nedeniyle ışığın retinaya düzgün odaklanamaması durumudur. Bu da bulanık veya çift görmeye neden olabilir.

Göz içi basınç artışı (glokom): Glokom, gözdeki sıvının düzgün bir şekilde boşaltılamaması sonucu göz içi basıncın yükselmesiyle oluşur. Eğer kontrol altına alınmazsa, görme sinirlerine zarar verebilir ve kalıcı görme kaybına neden olabilir. Gözde şiddetli ağrı, bulanık görme, baş ağrısı, gözde baskı hissi gibi belirtiler yaşandığında acilen göz doktoruna başvurulmalıdır.

Korneanın şeffaflığını kaybetmesi: Kornea nakli sonrası bazı hastalarda kornea şeffaflığını kaybedebilir. Bu,  genellikle doku reddi ve enfeksiyon nedeniyle oluşur ve görme kaybına neden olabilir.

 

 

Detaylı bilgi için Göz Hastalıkları kliniğinden destek alabilirsiniz.wx



Ekleme Tarihi: 24.09.2024
Güncelleme Tarihi: 24.09.2024
Emsey Tıbbı Yayın Kurulu Tarafından Hazırlanmıştır
Yukarı